Antalya otele gelen bayan izmir gecelik bayan arkadaş pet shop Kayseri saatlik bayan

ctwpaa.org

Adana escort grup Alanya escort grup Anadolu yakası escort grup Ankara escort grup Antalya escort grup Ataköy escort grup Avcılar escort grup Avrupa yakası escort grup Bahçelievler escort grup Bahçeşehir escort grup Bakırköy escort grup Başiktaş escort grup Beylikdüzü escort grup Bodrum escort grup Bursa escort grup Denizli escort grup Diyarbakır escort grup Esenyurt escort grup Eskişehir escort grup Etiler escort grup Fatih escort grup Gazinatep escort grup Halkalı escort grup İstanbul escort grup İzmir escort grup İzmit escort grup Kadıköy escort grup Kayseri escort grup Kocaeli escort grup Konya escort grup Kurtköy escort grup Kuşadası escort grup Malatya escort grup Maltepe escort grup Mecidiyeköy escort grup Mersin escort grup Nişantaşı escort grup Pendik escort grup Muratpaşa escort grup Şirinevler escort grup Şişli escort grup Taksim escort grup, Ümraniye escort grup

Deprem Felaketinde,“Kusurlu Kim, İhmal Eden Kim, Suçlu Kim?”

Gündem 23.02.2023 - 13:54, Güncelleme: 23.02.2023 - 16:04 1679+ kez okundu.
 

Deprem Felaketinde,“Kusurlu Kim, İhmal Eden Kim, Suçlu Kim?”

İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu İMKON Genel Başkanı Tahir Tellioğlu: Deprem Felaketiyle ilgili yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi” 06 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 11 çevre ilimizi derinden etkileyen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyoruz. Körfez depremi ile ülkemiz gündemine giren ve alınması gereken tedbirler bu güne kadar kısmen uygulanmış olsa da son yaşadığımız depremin şiddeti itibari ile yetersiz kalmış maalesef can ve mal kaybımıza engel olamamıştır.
Ülke olarak yaşadığımız deprem felaketinden sonra ortaya çıkan manzara, can kayıplarımız ve acılarımız henüz tazeyken, “KUSURLU KİM, İHMAL EDEN KİM, SUÇLU KİM?” tartışmalarının içerisinde olmak istemedik. Ancak, kamuoyunda farklı provokasyonlarla yaratılmak istenen ve linç kampanyasına dönüştürülen “TEK SUÇLU MÜTEAHHİT” algısının doğru olmadığını, meselenin yerinde tespit, yetki ve sorumluluk başlıklarında değerlendirilmek suretiyle yargıya taşınması gerekliliğinin önemine binaen Türkiye yapı sektörünün çatı kuruluşu olarak Türkiye kamuoyunu bilgilendirme sorumluluğu içerisinde açıklama yapma gereği duyduk.  Yaşanan can kayıplarının, kaybolan hayatların ve çekilen acıların elbette bir cezası olmalıdır. Ancak, devletine ve milletine hizmet etmiş ve işini yasaların öngördüğü ve emrettiği doğrultuda ve şartlarda yapan günümüz şartlarında yasal düzenleme ile mesleki yeterliliklerine göre sınıflandırılan ve belgelendirilen Müteahhitlerin her deprem felaketinde olduğu gibi ;Bir kısım medyanın provokasyonel haberleri ,yaklaşımları ve kamuoyu baskısıyla  ile tek başlarına sorumlu olarak hedef göstermek ,suçlu ilan etmek doğru ve adil değildir. Son yüz yılın  en şiddetli depremini yaşadık. Müteahhitleri tek suçlu ilan etmek ve hedef göstermek, sağlıklı tespit ve teşhisi saptırmaktadır. Ayrıca, bu yıkımlardaki müteselsil sorumluluk alanlarının tespitini doğru analiz ederek, yeni ve kalıcı tedbirler almamız ancak bilim ve ortak akıl ile mümkün olacaktır. Yapı sistemi; Devletin denetiminde, belli bir kanun ve nizam çerçevesinde işlemektedir. 1-Deprem riski yoğun olan ülkemizin fay geçiş bölgelerine geçmişte imar verilmesi ile oluşan yapı stoklarının Büyükşehir Belediyeleri  ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı koordinasyonu ile  şehirlerin yeni deprem  mastır planlarına göre fay hattı dışı güvenli bölgelere taşınması. 2-Deprem kuşağı olan ülkemizde zemin değerlerinin sağlamlık oranına göre kat verilmesi. 3-Deprem risk kapsamında olan ülkemizde 2012 yılında çıkartılan 6306 sayılı kentsel dönüşüm kanunun teşvik ve yaptırım gücü ile desteklenerek; ayrıca yapı yoğunluğundan veya fay hattı aksı olduğundan yerinde dönüşümü mümkün olmayan alanlar için şehrin zemini sağlam bölgeleri tespit edilerek cazibe merkezleri ile desteklenerek kentsel dönüşüm rezerv alanı oluşturulmalıdır. 4- Yapı statik uygulamalarının projeye göre yapılıp yapılmadığını denetleyen yapı denetim ve şantiye şeflerinin yapı proje uygulama denetçileri olarak üniversite mezuniyetinden sonra ihtisas branşlarına göre eğitim stajlarına ve sınavlarına tabi tutulmalıdır. 5 - Betonun olması gerektiği değerden slambını düşük ayarlayan ve betona su katanlara gerekli sorumluluk ve cezayı müeyyide yüklenilmelidir. 6- Statik yapıyı inşaa edenlere (Demir ve Betonarmeden) sorumlu olanlara taşeronluk mecburiyeti getirilip, sadece statik yapıdan müteselsilen cezai sorumluluk yüklenmelidir. 7️-Deprem, kentsel dönüşüm ve çekirdek aileye bölünme gibi sebeplerden dolayı vatandaşımızın konut ihtiyacı ciddi manada artmıştır. Bunun da konut kiralarına yüksek oranda yansıdığını, belediyelerin küçük daire (asgari metrekare)  şartını çok daha alt seviyelere çekip konut üretimini teşvik ederek, vatandaşımızın konuta erişimi kolaylaştırılmalıdır.  8-Son depremde yaklaşık 10’a yakın binanın kolonlarının kesildiği veya statik yapıya farklı tahribatlar verildiğini üzülerek müşahede etmekteyiz. Tedbiren altında iş yeri olan bütün yapı stoklarının gözden geçirilmesi ve apartman/site yöneticilerine de bu meyanda sorumluluk yüklenmelidir. 9- Bina yapımında en büyük maliyeti oluşturan konut imarlı arsa ihtiyacı Büyükşehirler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından üretilip uygun şartlarda konut  sektörüne sunularak şehirin güvenli alanlarda planlı  gelişimi sağlanmalıdır. 10- Müteahhitlik sektörünün yıllardır yasaya dayalı bir meslek odasının olması talebi karşılanarak, müteahhitlerin kayıt altına alınması ,sicillerinin tutulması  sorumlulukları ölçeğinde eğitim sertifikasyonuna tabi tutulmaları sağlanmalıdır. Depremin olağanüstü şiddeti ile yıkılan yapılarda müteahhit kusurlarının  yanında ayrıca bu saydığımız maddelerin eksikliğinden kaynaklı kusur oranlarını doğru tespit etmemiz sağlıklı bir teşhis koymamız için hayatı önem arz etmektedir. Ancak bu şekilde deprem risklerini hayatımızdan daha kolay çıkartabiliriz. Ciddi manada can ve mal kayıplarımızın sebebi yıkılan mevcut yapı stokunu ikiye ayırabiliriz ,  1. Vatandaşımızın  ruhsatsız bir şekilde el yordamı ile yaptığı yapılar  2. Ruhsata tabi yapılar daha sonra bu ruhsatlı yapıları da 1999 deprem öncesi ve 1999 sonrası yani deprem yönetmenliğine ve yapı denetim kapsamına göre yapılan yapılar diye bu grubu da ikiye ayırabiliriz. Dolayısı ile her yıkılan binanın ruhsatsız, ruhsatlı ve yapıldığı yıla tabi olduğu mevzuata göre değerlendirilmelidir. Konfederasyon olarak her daim büyük ve Güçlü Türkiye’yi inşaa etmek anlayışını şiar etmiş bir irade ile bu tür acılar yaşanmasın sektörde ihtisaslaşma olsun diye önüne gelenin müteahhit olmaması gerektiğini yıllarca savunduk. Çok şükür nihayet 2019 yılında ilgili kanun eksikliklerine rağmen güçlü bir şekilde çıktı ve uygulanıyor neticesinde 350.000 bin özel sektör müteahhiti bu kanunla önemli derecede disiplinize edilerek 100 binin altına düşmüştür. Ayrıca yıkılan yapıların %98’inin 1999 körfez depremi öncesi çıkartılan deprem yönetmenliği öncesi yapılar olduğunu 1999 sonrası çıkartılan 4708 sayılı yapı denetim yasası kapsamında yapılan yapılardan bu depremde yıkılan ve hasarlı bina oranının ve Çevre ve Şehircilik Bakanımızın ve deprem sonrası Konfederasyonumuzun teknik heyetinin deprem bölgelerindeki incelemeleri neticesinde fay hattı üzerinde bulunan %2-3 civarı olduğu ayrıca dikkate alınmalıdır. Maalesef hiç bir meslek grubunun istemediği halde, mesleklerini kötü icra edenlerden dolayı birçok meslek zan altında kalabilmektedir. Türkiye inşaat sektörünün çatı kuruluşu İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) olarak;  Birilerinin her yeri beton yığınına çeviriyorsunuz anlayışı ile kentsel dönüşüme karşı çıkmalarına rağmen  Biz ise Depremin ülke gerçeğimiz olduğunu unutmadan “yaşamamız ve yapılaşmamız” gerektiğini ve bu gerçekle kültürel ve çevre değerlerimizi koruyarak  sağlam ve sağlıklı kentler kurmamız gerektiğini İMKON olarak kurulduğumuz günden beri kamuoyu ve meslektaşlarımızla mutat zamanlarda ve birçok basın açıklamamızda ve ülke çapındaki yaptığımız onlarca çalıştaylarımız da defalarca paylaştık. Ülkemizde en küçük iş kollarının meslek odası olmasına rağmen yine yıllardır müteahhitlik bir meslek ise muhakkak kendini eğitecek, geliştirecek, mesleğe rehberlik edecek ve üyelerini denetleyecek bir meslek odası kurulması sektörün geleceği ve Türkiye yapı inşaat sektörünün disiplinize edilmesi açısından hayati önem arz etmektedir. Bu mihvalde bundan önce olduğu gibi bundan sonrada sektörümüzün disiplinize edilmesi, deprem risk kuşağı ülkemizdeki kentsel dönüşüm seferberliğine her türlü desteği en üst seviyede verilmesi, bir an önce depremde oluşan hasar ve yaralarımızın sarılması ülkemizin kalkınması için bütün gücümüzle milletimizin, devletimizin yanında ve emrinde  olduğumuzu  Saygıyla kamuoyuna duyururuz.                                                                                                                                              Tahir TELLİOĞLU                                                                                                                                         İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu İMKON Genel Başkanı
İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu İMKON Genel Başkanı Tahir Tellioğlu: Deprem Felaketiyle ilgili yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi” 06 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 11 çevre ilimizi derinden etkileyen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyoruz. Körfez depremi ile ülkemiz gündemine giren ve alınması gereken tedbirler bu güne kadar kısmen uygulanmış olsa da son yaşadığımız depremin şiddeti itibari ile yetersiz kalmış maalesef can ve mal kaybımıza engel olamamıştır.

Ülke olarak yaşadığımız deprem felaketinden sonra ortaya çıkan manzara, can kayıplarımız ve acılarımız henüz tazeyken, “KUSURLU KİM, İHMAL EDEN KİM, SUÇLU KİM?” tartışmalarının içerisinde olmak istemedik. Ancak, kamuoyunda farklı provokasyonlarla yaratılmak istenen ve linç kampanyasına dönüştürülen “TEK SUÇLU MÜTEAHHİT” algısının doğru olmadığını, meselenin yerinde tespit, yetki ve sorumluluk başlıklarında değerlendirilmek suretiyle yargıya taşınması gerekliliğinin önemine binaen Türkiye yapı sektörünün çatı kuruluşu olarak Türkiye kamuoyunu bilgilendirme sorumluluğu içerisinde açıklama yapma gereği duyduk. 

Yaşanan can kayıplarının, kaybolan hayatların ve çekilen acıların elbette bir cezası olmalıdır.

Ancak, devletine ve milletine hizmet etmiş ve işini yasaların öngördüğü ve emrettiği doğrultuda ve şartlarda yapan günümüz şartlarında yasal düzenleme ile mesleki yeterliliklerine göre sınıflandırılan ve belgelendirilen Müteahhitlerin her deprem felaketinde olduğu gibi ;Bir kısım medyanın provokasyonel haberleri ,yaklaşımları ve kamuoyu baskısıyla  ile tek başlarına sorumlu olarak hedef göstermek ,suçlu ilan etmek doğru ve adil değildir.

Son yüz yılın  en şiddetli depremini yaşadık. Müteahhitleri tek suçlu ilan etmek ve hedef göstermek, sağlıklı tespit ve teşhisi saptırmaktadır. Ayrıca, bu yıkımlardaki müteselsil sorumluluk alanlarının tespitini doğru analiz ederek, yeni ve kalıcı tedbirler almamız ancak bilim ve ortak akıl ile mümkün olacaktır.

Yapı sistemi; Devletin denetiminde, belli bir kanun ve nizam çerçevesinde işlemektedir.

1- Deprem riski yoğun olan ülkemizin fay geçiş bölgelerine geçmişte imar verilmesi ile oluşan yapı stoklarının Büyükşehir Belediyeleri  ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı koordinasyonu ile  şehirlerin yeni deprem  mastır planlarına göre fay hattı dışı güvenli bölgelere taşınması.

2- Deprem kuşağı olan ülkemizde zemin değerlerinin sağlamlık oranına göre kat verilmesi.

3- Deprem risk kapsamında olan ülkemizde 2012 yılında çıkartılan 6306 sayılı kentsel dönüşüm kanunun teşvik ve yaptırım gücü ile desteklenerek; ayrıca yapı yoğunluğundan veya fay hattı aksı olduğundan yerinde dönüşümü mümkün olmayan alanlar için şehrin zemini sağlam bölgeleri tespit edilerek cazibe merkezleri ile desteklenerek kentsel dönüşüm rezerv alanı oluşturulmalıdır.

4- Yapı statik uygulamalarının projeye göre yapılıp yapılmadığını denetleyen yapı denetim ve şantiye şeflerinin yapı proje uygulama denetçileri olarak üniversite mezuniyetinden sonra ihtisas branşlarına göre eğitim stajlarına ve sınavlarına tabi tutulmalıdır.

5 - Betonun olması gerektiği değerden slambını düşük ayarlayan ve betona su katanlara gerekli sorumluluk ve cezayı müeyyide yüklenilmelidir.

6- Statik yapıyı inşaa edenlere (Demir ve Betonarmeden) sorumlu olanlara taşeronluk mecburiyeti getirilip, sadece statik yapıdan müteselsilen cezai sorumluluk yüklenmelidir.

7️-Deprem, kentsel dönüşüm ve çekirdek aileye bölünme gibi sebeplerden dolayı vatandaşımızın konut ihtiyacı ciddi manada artmıştır. Bunun da konut kiralarına yüksek oranda yansıdığını, belediyelerin küçük daire (asgari metrekare)  şartını çok daha alt seviyelere çekip konut üretimini teşvik ederek, vatandaşımızın konuta erişimi kolaylaştırılmalıdır. 

8-Son depremde yaklaşık 10’a yakın binanın kolonlarının kesildiği veya statik yapıya farklı tahribatlar verildiğini üzülerek müşahede etmekteyiz. Tedbiren altında iş yeri olan bütün yapı stoklarının gözden geçirilmesi ve apartman/site yöneticilerine de bu meyanda sorumluluk yüklenmelidir.

9- Bina yapımında en büyük maliyeti oluşturan konut imarlı arsa ihtiyacı Büyükşehirler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından üretilip uygun şartlarda konut  sektörüne sunularak şehirin güvenli alanlarda planlı  gelişimi sağlanmalıdır.

10- Müteahhitlik sektörünün yıllardır yasaya dayalı bir meslek odasının olması talebi karşılanarak, müteahhitlerin kayıt altına alınması ,sicillerinin tutulması  sorumlulukları ölçeğinde eğitim sertifikasyonuna tabi tutulmaları sağlanmalıdır.

Depremin olağanüstü şiddeti ile yıkılan yapılarda müteahhit kusurlarının  yanında ayrıca bu saydığımız maddelerin eksikliğinden kaynaklı kusur oranlarını doğru tespit etmemiz sağlıklı bir teşhis koymamız için hayatı önem arz etmektedir. Ancak bu şekilde deprem risklerini hayatımızdan daha kolay çıkartabiliriz.

Ciddi manada can ve mal kayıplarımızın sebebi yıkılan mevcut yapı stokunu ikiye ayırabiliriz , 
1. Vatandaşımızın  ruhsatsız bir şekilde el yordamı ile yaptığı yapılar 
2. Ruhsata tabi yapılar daha sonra bu ruhsatlı yapıları da 1999 deprem öncesi ve 1999 sonrası yani deprem yönetmenliğine ve yapı denetim kapsamına göre yapılan yapılar diye bu grubu da ikiye ayırabiliriz. Dolayısı ile her yıkılan binanın ruhsatsız, ruhsatlı ve yapıldığı yıla tabi olduğu mevzuata göre değerlendirilmelidir.

Konfederasyon olarak her daim büyük ve Güçlü Türkiye’yi inşaa etmek anlayışını şiar etmiş bir irade ile bu tür acılar yaşanmasın sektörde ihtisaslaşma olsun diye önüne gelenin müteahhit olmaması gerektiğini yıllarca savunduk. Çok şükür nihayet 2019 yılında ilgili kanun eksikliklerine rağmen güçlü bir şekilde çıktı ve uygulanıyor neticesinde 350.000 bin özel sektör müteahhiti bu kanunla önemli derecede disiplinize edilerek 100 binin altına düşmüştür.

Ayrıca yıkılan yapıların %98’inin 1999 körfez depremi öncesi çıkartılan deprem yönetmenliği öncesi yapılar olduğunu 1999 sonrası çıkartılan 4708 sayılı yapı denetim yasası kapsamında yapılan yapılardan bu depremde yıkılan ve hasarlı bina oranının ve Çevre ve Şehircilik Bakanımızın ve deprem sonrası Konfederasyonumuzun teknik heyetinin deprem bölgelerindeki incelemeleri neticesinde fay hattı üzerinde bulunan %2-3 civarı olduğu ayrıca dikkate alınmalıdır.
Maalesef hiç bir meslek grubunun istemediği halde, mesleklerini kötü icra edenlerden dolayı birçok meslek zan altında kalabilmektedir.
Türkiye inşaat sektörünün çatı kuruluşu İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) olarak; 
Birilerinin her yeri beton yığınına çeviriyorsunuz anlayışı ile kentsel dönüşüme karşı çıkmalarına rağmen  Biz ise Depremin ülke gerçeğimiz olduğunu unutmadan “yaşamamız ve yapılaşmamız” gerektiğini ve bu gerçekle kültürel ve çevre değerlerimizi koruyarak  sağlam ve sağlıklı kentler kurmamız gerektiğini İMKON olarak kurulduğumuz günden beri kamuoyu ve meslektaşlarımızla mutat zamanlarda ve birçok basın açıklamamızda ve ülke çapındaki yaptığımız onlarca çalıştaylarımız da defalarca paylaştık.

Ülkemizde en küçük iş kollarının meslek odası olmasına rağmen yine yıllardır müteahhitlik bir meslek ise muhakkak kendini eğitecek, geliştirecek, mesleğe rehberlik edecek ve üyelerini denetleyecek bir meslek odası kurulması sektörün geleceği ve Türkiye yapı inşaat sektörünün disiplinize edilmesi açısından hayati önem arz etmektedir.

Bu mihvalde bundan önce olduğu gibi bundan sonrada sektörümüzün disiplinize edilmesi, deprem risk kuşağı ülkemizdeki kentsel dönüşüm seferberliğine her türlü desteği en üst seviyede verilmesi, bir an önce depremde oluşan hasar ve yaralarımızın sarılması ülkemizin kalkınması için bütün gücümüzle milletimizin, devletimizin yanında ve emrinde  olduğumuzu 

Saygıyla kamuoyuna duyururuz.

                                                                                                                                             Tahir TELLİOĞLU
                                                                                                                                        İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu İMKON Genel Başkanı

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habermeclisi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana Escort Çukurova Escort Seyhan Escort Ankara Escort Mamak Escort Etimesgut Escort Polatlı Escort Pursaklar Escort Haymana Escort Çankaya Escort Keçiören Escort Sincan Escort Antalya Escort Kumluca Escort Konyaaltı Escort Manavgat Escort Muratpaşa Escort Kaş Escort Alanya Escort Kemer Escort Bursa Escort Eskişehir Escort Gaziantep Escort Şahinbey Escort Nizip Escort Şehitkamil Escort İstanbul Escort Merter Escort Nişantaşı Escort Şerifali Escort Maltepe Escort Sancaktepe Escort Eyüpsultan Escort Şişli Escort Kayaşehir Escort Büyükçekmece Escort Beşiktaş Escort Mecidiyeköy Escort Zeytinburnu Escort Sarıyer Escort Bayrampaşa Escort Fulya Escort Beyoğlu Escort Başakşehir Escort Tuzla Escort Beylikdüzü Escort Pendik Escort Bağcılar Escort Ümraniye Escort Üsküdar Escort Esenyurt Escort Küçükçekmece Escort Esenler Escort Güngören Escort Kurtköy Escort Bahçelievler Escort Sultanbeyli Escort Ataşehir Escort Kağıthane Escort Fatih Escort Çekmeköy Escort Çatalca Escort Bakırköy Escort Kadıköy Escort Avcılar Escort Beykoz Escort Kartal Escort İzmir Escort Balçova Escort Konak Escort Bayraklı Escort Buca Escort Çiğli Escort Gaziemir Escort Bergama Escort Karşıyaka Escort Urla Escort Bornova Escort Çeşme Escort Kayseri Escort Kocaeli Escort Gebze Escort İzmit Escort Malatya Escort Manisa Escort Mersin Escort Yenişehir Escort Mezitli Escort Erdemli Escort Silifke Escort Akdeniz Escort Anamur Escort Muğla Escort Bodrum Escort Milas Escort Dalaman Escort Marmaris Escort Fethiye Escort Datça Escort Samsun Escort Atakum Escort İlkadım Escort Adıyaman Escort Afyonkarahisar Escort Ağrı Escort Aksaray Escort Amasya Escort Ardahan Escort Artvin Escort Aydın Escort Balıkesir Escort Bartın Escort Batman Escort Bayburt Escort Bilecik Escort Bingöl Escort Bitlis Escort Bolu Escort Burdur Escort Çanakkale Escort Çankırı Escort Çorum Escort Denizli Escort Diyarbakır Escort Düzce Escort Edirne Escort Elazığ Escort Erzincan Escort Erzurum Escort Giresun Escort Gümüşhane Escort Hakkari Escort Hatay Escort Iğdır Escort Isparta Escort Kahramanmaraş Escort Karabük Escort Karaman Escort Kars Escort Kastamonu Escort Kırıkkale Escort Kırklareli Escort Kırşehir Escort Kilis Escort Konya Escort Kütahya Escort Mardin Escort Muş Escort Nevşehir Escort Niğde Escort Ordu Escort Osmaniye Escort Rize Escort Sakarya Escort Siirt Escort Sinop Escort Sivas Escort Şanlıurfa Escort Şırnak Escort Tekirdağ Escort Tokat Escort Trabzon Escort Tunceli Escort Uşak Escort Van Escort Yalova Escort Yozgat Escort Zonguldak Escort
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.